Herkes bayram tatili yaparken kös kös evimizde oturmak battı. Eşin dostun facebook tatil fotoğraflarına dayanamayıp biz de buranın yaz sonu tatili diye geçen Ağustos’un son pazartesi iznini değerlendirip kaçalım bir yerlere dedik. Tabii önce bir hafta izin alıp Venedik yapalım diye düşündük. Sonra yeni yürümeye başlayan ufaklığın suya düşmesini engellemek için gözümüzü 14 açmamız gerekebileceğine karar verip Como Gölü civarına, İtalya’ya gidelim dedik. Öyle bir sezon seçmişiz ki her yer dolu! Kalacak birkaç yer bulduk; ama onlar da ya astronomik fiyatlar istedi ya da küçük ve kötü odaları kalan yerlerdi ki Alaz’la rahat edemezdik. Daha sonra eşim bir hafta izin almaktan cayıp yakın civarda bir yere gitmeyi önerdi birkaç gün için. Tabii ki yazın son tatili ve okullar da kapalı olduğundan burada da yer bulmak imkansızdı özellikle kıyı şeridinde ve favori bölgelerde (Snowdonia, Lake District, gibi). Sonunda West Midland denilen Galler Ülkesi’nin sınırında ve İngiltere’nin tam göbeğinde bulunan Worcester yakınlarında bir otelin son kalan odasını ayırttık.

Alaz söz konusu olunca artık her otelin her odasında kalamayacağımız da malum en azından şimdiki çağlarında. Biraz emeklesin diye alan lazım, ekstra bebek yatağı sığsın diye alan lazım, romantik otel olmasın gece ağlarsa diye düşünmek lazım, bebek arabası için asansör lazım, kliması olması lazım, ailecek kalınabilecek bir yer olması lazım, odaya su ısıtıcısı lazım, kahvaltı veren yer olması iyi olur sabahın 6’sında ne yaparız yoksa diye düşünmek lazım, bahçeli bir yer olsun hatta mümkünse de çocuk parkı olsun diye seçmek lazım, hava yağışlı olursa kapalı bir alanı olsun çocukların da bulunabileceği, odaya hapsolmayalım diye düşünmek lazım, odanın içinde tuvaleti ve banyosu olması lazım, otel yorumlarında temiz bir otel olduğunun belirtilmesi lazım, mama sandalyesi ve bebek yatağı sağlayan bir yer olması lazım, hatta restoranında çocuk menüsü olması lazım.

Hem bu isteklerimi sağlayan bir yer, hem en kalabalık sezonda, hem de son birkaç gün kala bulursun bulamazsın derken, İngiltere’nin en çocuk dostu otellerinden The Elms‘deki son odayı kaptım. Yazdıklarına göre, bu çocuk dostu otelin sağladıklarına gelince…

  • Bahçesi var, oyun parkı var
  • Sabah 10 akşam 5 arası ücretsiz kreşi var
  • Her odaya bebek yatağı, su ısıtıcısı, mama ısıtıcısı, bez değiştirme ünitesi, kirli bezleri depolama ünitesi ücretsiz sağlanmakta
  • 24 aya dek bebeklere sabah kahvaltısı ve akşam yemeği ücretsiz anne-baba orada yemese dahi
  • Bebeğin akşam yiyeceklerini sabahtan seçip aşçıya bildirmek ücretsiz
  • Ailecek yemek isteyenlere erken akşam yemeği imkanı var (bir de sadece yetişkinlerin katıldığı yemek salonu var daha geç bir saatte)
  • Bebek bakıcısı servisi var, saati 10 GBP
  • Ücretsiz oda dinleme servisi var, yani anne-baba bebeği odada bırakıp romantik yemek yiyebiliyor, bebek ağladığında hemen aile haberdar ediliyor
  • Bebeğimi ne odada yalnız bırakırım ne de başkasına emanet ederim; ama yine de romantik yemek isterim dersek de oda servisi, yemeği odaya hazırlıyor
  • Çocukları da kabul eden spa var
  • Açık/kapalı yüzme havuzu var
  • Hayvanları da kabul ediyor ki çocuklar bayılır bu duruma genelde
  • Yakın civardaki çocuklu atraksiyonlara indirimli bilet sağlıyor
Bunları öğrenince otelde Alaz’la rahat edeceğimize dair büyük umutlar beslemeye başladım; ama bakalım neye niyet neye kısmet demişler.

Yazar

6 Yorum Var

  1. Denizcim birgün anne olursam eğer, sayende tüm endişe ve önyargılarımdan kurtulmuş olarak bebeğimle dünyayı dolaşacağım emin ol

Yorum Yaz

Pin It
Bu sitedeki tüm içerikler Digital Millennium Copyright Act ve 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserlerini Koruma Kanunu'na istinaden koruma altındadır. Buradaki hiçbir içerik (Yazı, Fotoğraf, Video vb.) site KULLANIM ŞARTLARI'nda da belirtildiği üzere izinsiz olarak kopyalanamaz, alıntı yapılamaz, başka yerde yayınlanamaz

© 2019 Tasarım Blogger Tasarım.