İyice abarttın Gezgin Anne diyeceksiniz, biliyorum. 6 Ağustos’ta Mars’a inen Curiosity’nin NASA‘nın internet sitesindeki haberlerini okudum da 2030 yılında Mars’a da insan gönderilmesi planlanıyormuş. Ne kaldı ki şurada? Bizim çocuklarımız çocukken gidemese de torunlarımız gider…
Curiosity’e gelirsek, 352 milyon mil katederek Kırmızı Gezegen diye bilinen Mars’a başarıyla iniş yapmış. Uzaya gönderilen dünyanın en büyük ve en gelişmiş labaratuvarına sahip gemi, Mars’ta hayat ya da canlı olup olmadığını araştıracakmış.
Mars’a olmasa da Uzay’a turistik geziler yapacağını açıklayan Sir Richard Branson’un sahip olduğu Virgin Galactic şirketi, test uçuşlarına başlamış. Şimdiden 529 kişi depozito vererek geleceğin astronotu olma yoluna baş koymuş. Hatta 500. müşteri daha doğrusu astronot diyeyim, ünlü oyuncu Ashton Kutcher’mış. 200 bin dolar vererek çocuklarınız olmasa da (yaş sınırı olabilir) siz, yakın geleceğin uzay yolcuları arasında yerinizi alabilirsiniz. Bu sayede dünyanın en exclusive club’ına da katılmış oluyorsunuz. İşte başvuruyu yapacağınız internet sitesi;
http://www.virgingalactic.com/booking/
Tabii bazı anneanne/babaanne itirazlarını duyar gibiyim; ‘Aman kızım, sen kocanla git, ben bakarım çocuğa, ne işi var küçücük çocuğun orda / burda / yurtdışında / Mars’ta / Ay’da?’ Tanıdık geliyor mu? Bir kez boyun eğersek, arkası gelir. O çocuk ne Dünya’yı görebilir ne de Ay’ı! Biz öyle anneanne / babaanne olmayalım da torunlarımız galakside gezsin 🙂
Mars’a giden torunlar yanlarına neler almalı? Hava, su, yiyecek ve ısıtma uzay gemisinde vardır. Sanırım bagaj hakkı da kısıtlıdır. Şık giysilere, takılara, birkaç çift ayakkabıya ihtiyaç olmaz heralde. Önünde uzay olan şeylere gerek olur; uzay kıyafeti, uzay saati, uzay telefonu, uzay gözlüğü gibi… Zamanımızda 9 ay süren bu yolculuk – evet tıpkı anne karnındaki gibi, bir yere tıkılmış olarak – nasıl geçer bilemiyorum. En iyisi biz şimdilik Dünya üzerinde gezinmeye devam edelim.
Resim: http://www.flickr.com/photos/expressmonorail/6855789008/