Davos ismini duyunca herkesin aklına İsviçre’den daha çok gelen şey: World Economic Forum olsa gerek.
Klosters ise Prens Charles’in 35 yıldır her sene kayak için gittiği yer… Kraliyet ailesi üyelerinin kayak öğrendiği dağların bölgesi de diyebiliriz. Öyle ki teleferiklerden birkaçına ‘Prince of Wales’ damgası vurulmuş!
Fotoğraf: http://www.hellomagazine.com/ |
Prens ve prensler… Fotoğraf: http://www.hellomagazine.com/ |
Davos Klosters, dağ turizminin Alpler’deki en eski tatil bölgelerinden sayılıyor. Yazın 700 kilometrelik yürüyüş rotaları, kışın 300 kilometrelik kayak pistleri ile her mevsim ziyarete açık.
Zürih’ten Klosters’a da, Davos’a da trenle ulaşmak mümkün. Yolculuk yaklaşık 2 saat sürüyor. St Moritz’den ise 1 saat uzaklıkta.
Otellerde konaklıyorsanız Davos-Klosters Guest Card otomatik olarak size takdim edilir. Bölgedeki otobüslerde ve trenlerde ücretsiz ulaşım sağlar. Yazın ise dağlara çıkan teleferikler de bu kartla ücretsiz. Malesef kayak sezonunda teleferik ve liftler misafir kartınız olsa bile ücrete tabi; ama bazı liftlerde ufak bir indirim sağlayabilir.
Güneş sevmeyen Alaz ve Davos’un merkezi |
Davos, Avrupa’nın en yüksek şehri. Fakat, tipik bir kayak kasabası değil. Şehir… Dükkanları, restoranları, bankaları, kumar da oynanabilen otelleri var. Yine de tipik bir İsviçre şehrinde görüleceği üzere bir adım ötesi orman, bayır, dağ yani doğadasınız.
Davos – Klosters bölgesi 6 farklı kayak merkezinden oluşuyor. Her dağ ve dağın sunduğu kayak deneyimi farklı. Kayarken birinden diğerine geçmek imkansız. Fakat her dağ oteli ve teleferik merkezi arasında sürekli işleyen otobüsler var. Civarda kalarak her gün faklı dağa gitmek ve günü kayarak orada geçirmek sorun değil.
Kim pistte kim değil, hiç belli değil… |
Bu bölgede pistte değil, dağda kayıyorsunuz desek daha doğru olur. Açık geniş alanlar ile off-piste kayak buranın meşhur olma nedenlerinden biri. 50 kilometrelik arazide herşey serbest.
Aileler ise buradaki deneyimin en önemli parçası. Çocuklar her yerde. Açık ve kapalı özel oyun alanları, magic carpet denilen yürüyen merdiven şeklindeki basit kayak teleferiği çocuklara sağlanan ücretsiz olanaklardan birkaçı.
Teleferik ve liftler de 6 yaş altı için ücretsiz.
Bilmediğimiz bir bölge için en güzeli birkaç saatliğine özel kayak öğretmeni tutmak. Hem bölge, hem pistler, hem de kayak hakkında mutlaka birşeyler öğreniyorsunuz. Biz de Alaz ve kuzeni L’ye özel hoca tuttuk ilk gün. O kadar hoşlarına gitti ki, ertesi günü biraz uğraşsak da tekrar aynı öğretmeni ayarlayabildik.
Madrisa: Aileler için müthiş uygun ve en geniş çocuk oyun alanını içeriyor. İlk kez kayanlar ve deneyimi az olanlar için çok uygun. Bizim kalabalık ailemizle gittiğimiz yer de burasıydı; ayrıntıları şu yazımda bulacaksın.
Parsenn: Her dereceden kayakçı için uygun ve bölgedeki en geniş kayak merkezi. Diğer dağlara göre daha az çocuk dostu olduğu söyleniyor. Tecrübeli kayakçılar için. Çocuksuzken gittiğimiz bu kayak merkezi ile ilgili önerileri burada bulabilirsiniz.
Jacobshorn: Snowboard alanı ve kar parkı ile bölgedeki en havalı yerlerden. Gençlerin ve kendini genç hisseden yetişkinlerin popüler mekanı. Dağın eteklerinde Bolgen denilen çocuk dostu bir alan da mevcut. T-bar kontrol görevlisi çocuklara göz kulak olurken güneşlenme terasında bira/kahve de bulabileceğimiz nefis bir yer.
Pischa: Bu geniş kayak alanında müthiş manzaralar görmek mümkün. Pistler kırmızı ve mavi renkli yani orta seviyede kayakçılar için ideal. Çocuk oyun alanı var; ama kayak için okul yaşındakilere daha uygun pistleri.
Rinerhorn: Her düzeyde kayakçıya uygun; free riding ve devasa toboggan (tahta kızak) pisti olanaklardan ikisi. Çarşamba akşamları ailecek kızak kayma imkanı da var.
Schatzalp: Avrupa’nın ilk ‘slowed down’ yavaşlatılmış kayak alanı diye geçiyor. Drag-lift ve yumuşak eğimleri ile biliniyor. Tüm bölgedeki teleferikleri ve liftleri kullanmak için satın alınan Regionalpass burası için geçerli değil.
Davos-Klosters arası tren yolculuğundan |
Kayak benim işim değil diyorsanız, karda yürüyebilirsiniz. Düzenlenmiş kar yürüyüş rotaları, donmuş gölleri de var bu bölgenin. Yine de sıcak isterim diyorsanız 140 yıllık geçmişi olan spa-da suyun iyileştirici etkilerinden faydalanmak en güzeli. Doktorlar bir dönem hastalarını, şifahane diyerek bu bölgeye gönderiyorlarmış.
Ödüllü restoranları, en karizmatik barları ve clubları ile gündüzün yanı sıra gece hayatı da oldukça hareketli bu popüler bölgede. Bizim 16 kişilik ekibimiz bile parlayan yıldızlar altında yürüyüp, en lezzetli yemekleri tattı 7 aylıktan 79 yaşına… Ayrıntılar burada…
2 Yorum Var
5 senedir kayak yapmadım ve çok özledim.. Bu sene eşime doğum günü hediyesi kayak yapabileceğimiz biryere haftasonu kaçamağı verdim ama o gün bu gündür ailecek hastayız! Dur bakalım sezon bitmeden…..
Geçmiş olsun… Merak etme Mayıs'a dek kar sezonu varmış buralarda. Yaparsınız…