Geçen sene bu akşam, 9 yılı geçirdiğimiz Londra’daki son gecemizdi.
Londra her daim renkli |
Alaz’ın doğduğu ülkeyi geride bırakıyorduk. İki sene sonra döneriz diye kafamızda bir düşünce vardı. ‘Ne zaman istersek döneriz ne olacak?‘ diyorduk.
Zürih’e yazın taşınmak avantaj. Yazlık gibi bir şehir. Mayoyla sokakta dolaş istersen sorun değil. Elinde birayla trene bin, bisiklet kullan, göl kıyısında kitap oku ya da barbekü yap.
Havalar soğurken Beliz doğdu. Sıkılmaya, Londra’yı özlemeye başlamamıştık. İki çocuk arasında koştururken de özlemeye vakit kalmadı.
Bahar geldiğinde, gezmek amaçlı Londra’ya gittik. Döndükten sonra, 2015-2016 dönemi için Alaz’ı özel kreşinden alıp buradaki devlet okuluna vermeye karar verdik. Böylece İngilizce eğitimini baltalayarak tamamen Almanca eğitime geçmesini kabul ediyorduk. Bu da bizim ‘2 sene sonra Londra’ya döneriz‘ düşüncemizle çelişiyordu. Kimi kandırıyorduk? Kafamızdaki düşünce burada kalmak üzerineydi artık.
Zürih Gölü |
Yaşam standardımız Londra’dakinden çok daha iyiydi. Evimiz, soluduğumuz hava, komşularımız, hayat kalitemiz, spor bile yapabiliyorduk 2 çocukla… Almanca derdi olmasa, ya da benim çocukları satıp bir gün işe geri döneceğim derdi, mükemmel bir yer…
Derken son 2 gündür, bir senedir görmediğim köpek dışkısını yerde gördüm. Bugün otobüs şoförü bayan beni birkaç kez uyardı. Almanca bilmediğimi söylediğim halde bir dakika boyunca Almanca nutuk attı. Otobüste bebek arabasını yanlış pozisyonda koydum diye. Halbuki 8 aydır bebek arabasıyla otobüse biniyorum, bugün ilk kez böyle birşey başıma geldi. Yoksa Zürih’in cicim ayları bitiyor mu? diye içimden geçirmedim değil…
Enteresan bir ikinci sene olacak, bakalım…
1 Yorum Var
Zürih'e hiç gitmedim. Cenevre'ye iki kez yolum düştü. Kazandığımız Türk parasını euro'ya çevirip harcamaya alıştık da, yine de çok pahalı geldi bana İsviçre. Türkiye'de kazanıp burada harcamaya can dayanmaz dedim. Burada sürecek hikayenizi merak ettim şimdi. Çocuklar hemen dili öğreniyorla hiç sorun değil. Keşke bizler de onlar kolay adapte olsak etrafımıza ne güzel olur 🙂