İsviçre denilince ilk akla gelen şeylerden biridir çikolata. Ben de size
Çikolata Hikayeleri‘nde anlatmıştım nedenlerini. Çikolatanın efendisi olan bu ülkede gezilebilecek birkaç çikolata fabrikası kalmış, biri de İsviçre’nin
en iyi çikolatasını ürettiği kabul edilen
Cailler.
Gruyeres yoluna düşmüşken yakında, Broc’ta, bulunan çikolata fabrikasını gezmem şarttı. Yağmurlu bir gün ve üstelik haftasonu olduğundan biletlerimizi hemen alsak da tur için 1 saat beklememiz gerekiyordu. Bu sırada sinema salonuna girdik. Bu salonda Cailler’in reklamları ve bir de tanıtım filmi oynatılıyor. İçinde bulunduğumuz Maison Cailler binası görünüyor ve ardından bina silikleşip İsviçre dağları, inekleri yeralıyor. Bu sırada tarih geriye doğru 1819 yılına gidiyor. Sütlü çikolatanın başladığı benim de daha önce anlattığım Nestle ile evlilik hikayesi anlatılıyor resimlerle. Tarih bu kez ileriye doğru sarıyor yıl yıl ve fabrikanın kuruluşu, sütler, çikolata çeşitleri derken yıllar önce 2015’e ardından taa 3599’a dek gidiyor. Elbette o günleri kim görür bilinmez; ama adamlar Cailler’in o zaman da olacağından emin görünüyor…
|
Filmden bir kare |
Alaz ve Beliz’in kuzeni de bizimleydi. Lozan’dan 1 saatlik araba yolculuğu boyunca tuvalete gitmek hariç gık-ları çıkmadı diyebilirim. Birkaç saatliğine de olsa 3 çocuklu aile deneyimini yaşadık 🙂
Tur için sıra beklerken filmi 2 kez bile izlemek keyifliydi. Çocuklar izlerken ben de girişte bulunan kafe ve çikolata satış mağazasını gezdim.
|
Satış mağazası |
|
Tavanlar süs maket çikolatalarla kaplı |
Bir saat beklemek pek sorun olmadı. Sıra bize gelmeden az önce kulaklıklarımızı aldık. İngilizce’den Çince’ye hatta Arapça’ya dek anlatım mevcut.
|
Dileyen çikolata yapmayı da öğreniyor bu sınıfta |
|
Alaz ve kuzeni sırada beklerken |
Alaz ve kuzeni de anlatılanları dinlemekten keyifliydiler ilk başta. Daha sonra gemilerle kakao çekirdeklerinin Avrupa’ya taşınması interaktif şovlar ile anlatıldı ve Alaz bu esnada karanlıktan ve gürültülerden birazcık korkmuş olabilir. Beliz slingde uyumuştu.
|
Çikolata kaşifleri ve kakaonun İsviçre’ye gelişi |
Kuzeni Alaz’dan 3 yaş büyük olduğundan daha ilgiliydi anlatılanlara. Çikolata keşif ve yapım süreci adım adım farklı salonlarda anlatıldı. Fabrikanın üretim bölümü hijyen koşulları sebebiyle gezilemiyor; ama videolar ve camın ardında olan biten görülebiliyor.
|
Nestle için toplanılan fındıklar |
Dünyada üretilen fındıklı çikolatanın fındığının %80’inin Türkiye’de üretildiğini biliyor muydunuz? Fedime de kendi sesiyle Türkçe anlatıyor fındık toplama hikayesini.
|
Kakao çekirdekleri |
Çikolatalar ray üzerinde önümüze geliyor, fındıklı sos ile kaplanıyor ve dondurma işleminden geçiriliyor, ardından tekrar bir sos ile kaplanıyor. Makine ile tek tek alınıp el değmeden paketleniyor ve bize ikram ediliyor…
|
Üzeri ikinci kez soslanıyor |
|
Paketlenmek üzere hazır |
|
İşleyen gerçek fabrika bu camın ardında |
|
Kenarda köşede ikram sütlü çikolata |
İkramlar başladı mı bitmiyor. Şarap tadımı gibi çikolata tadımı var. Dokusu, kokusu, ağızda bıraktığı tadı anlatılıyor.
|
En güzeli tur sonunda |
Son aşamada bir yığılma oluyor. Nedeni belki 10 farklı çikolata ikramı. Buradan çikolatayı cebe doldurup çıkmak yasak; ama içerde sınırsızca yiyebilirsin. Tabii ne kadar yiyebileceğin kapasitene bağlı. Yetişkinler için giriş ücreti 12 İsviçre frangı. Ben şahsen o kadarlık çikolata yiyemedim. Bir yerden sonra tıkanıyorsun. Fakat, 16 yaş altı ücretsiz. Alaz’ın avuç avuç yediği çikolataları düşünürsem, giriş ücretini çıkardık 🙂
Çikolata komasına girmiş bir şekilde arabaya atlayıp 10 dakika uzaklıktaki Gruyeres’e vardık. Haftasonları kalabalık olduğundan otopark için yönlendiriyorlar ve bir kısım yolu bu patikadan tırmanarak yaya olarak çıkmak şart.
|
Gruyeres sokakları |
Buranın sokakları da peynir kokuyor. Peyniriyle ünlü diye mi, yoksa fondü ve raklet restoranlarından ötürü mü bilinmez. Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkıyor hesabı…
Elbette biz de et ve peynir fondü ile öğle yemeği yedik. Desem de pek inanmayın; çünkü o kadar çikolata üzerine çocuklar hiçbir şey yemediler. Gruyer peyniri meşhur, fondü ardından bir de beze yada akıtma denilen yumurta akı ile yapılan tatlı yeniyor.
Bu garip müzik aletini çalanlar hep orada mı yoksa o gün özel bir gün müydü bilemedik. Fransızca konuşulan kasaba İsviçre’nin en turistik yerlerinden. Aynı gün Zürih’e döneceğimizden ünlü Gruyeres kalesini de gezemedik. Bizim bu kez vaktimiz yetmedi, bir sonraki geziye…