Cuma günü uçağa binip Roma’ya gidiyoruz. Son hazırlıkları yaparken, hangi bebek arabasını götürmeli diye kafamı kaşırken Roma’da yaşayan 3 çocuklu bir annenin önerilerini buldum ve okudum.
Küçük çocuklarla Roma’da stressiz bir tatil için neler önermiş bakın:
Hala slinge sığan bir bebeğiniz varsa, kesinlikle bebek arabasıyla uğraşmayın diyor. Bebek arabası ile otobüse, metroya binmek (asansör yokmuş) sorun olduğu gibi, bazı sokaklar da öyle darmış ki bebek arabasıyla girmek bile zor olabilir diyor. Tabii bu opsiyon bizim için geçerli değil.
Eğer hala bebek arabası kullanmak durumunda olan bir küçük varsa -evet bu biziz- o zaman sırtınızı ve belinizi korumak için ufak, hafif bir baston puset alın diyor. Trende ve otobüste kolayca katlanacağı için yer kaplamaz. Böylece kafamdaki sorulardan biri cevaplanmış oldu. Umarım
Maclaren’in ufak tekerlekleri arnavut kaldırımlı sokaklarda sorun çıkarmaz.
- Bez Değiştirme Matı Yanınızda Bulunsun
Annenin önerisi, umumi tuvaletleri bez değiştirmek için kullanmayın. Park, bir bank üzeri tuvaletlerden daha hijyenikmiş. Üstelik Roma’da umumi tuvalet bulmanın zor olduğunu da duymuştum. Neyse ki tuvalet eğitimini tamamladık, her ihtimale karşı da yanımızda bir su şişesi bulunur artık 🙂
Marketlerde ve eczanelerde her çeşit bez bulunduğunu yazmış. Boşuna çantanızda yer kaplamasın. Sabun bulunmama ihtimaline karşı ıslak mendil ve dezenfektan jeller de elinizi temizlemek için yanınızda olsun.
- Yemek Seçen için “Pasta Bianca” Demeyi Öğrenin
Küçük çocukların çoğu yemek seçer, özellikle de tatilde. Roma’da her restoran çocuklar için sade makarna yapmayı seve seve kabul edermiş.
Pasta bianca: Zeytin yağı veya tereyağla karıştırılmış sade makarnanın üzerinde peynirle servis edilmesi
Mezzo porzione: Yarım porsiyon
Pasta di riso: Gluten alerjisi olanlar için pirinçten yapılmış makarna
Pasta al pomodoro: Domates soslu makarna
Pasta corta: Çocukların yemesine uygun küçük şekilli makarna
Bu cümleler benim işime çok yarayacak.
Zaten bu opsiyonu seçtiğim için içim rahat. Mutfaklı bir dairede, sabah erken uyanan miniği rahatça doyurabilir, bazı akşamlar dışarda yemek yerine evde birşeyler pişirebilirsiniz, diyor. Alaz 6:30-7:00 gibi uyandığı durumlarda, 8’de henüz kahvaltı yapmadıysa elimizde bir ateş topuna dönüşebiliyor. Bu nedenle şimdiden favori kahvaltılık malzemesini alıp, valize koyduk. Lokal pazarlardan (süpermarket değil) değişik sebze ve meyve alabilir, evde çocuklara hazırlayabilirsiniz diyor.
- Herşeyi Yapacağım Diye Koşturmayın
Bu da benim kafamdaki senaryo. Roma’da bir kısım gezilecek yerleri, emekli olduğumuzda, karı-koca ikinci baharımızı yaşarken gezmeyi planlıyorum. Çocuksuz olsanız dahi birkaç güne tüm şehri sığdırmanız çok zor diye uyarmış bu sevgili İtalyan anne. Roma’da; Villa Borghese, Villa Torlonia, Villa Celimontana, Villa Ada ve Villa Doria Pamphili gibi parklara uğramamızı tavsiye etmiş. Ayrıca, elinize dondurma alıp bir piazzada veya parkta yere oturun, çocuğunuzun Roma’lı çocuklarla top koşturmasına izin verin, diğer ailelerle muhabbet edin, diyor.
Çocuklar ortam kaynaştırıcıdır. Onlar sayesinde, insanlarla iletişim kurabilir, kültürler hakkında konuşabilirsiniz. Çocuksuzken, sırtçantasıyla gezerken dahi çocuklarla olduğu kadar insanların içine giremezsiniz. İlgi görüyorken keyfini çıkarın.
Roma’lı annenin orijinal yazısı: http://www.the-beehive.com/blog/index.php/visiting-rome-with-children/
Fotoğrarflar: Flickr