Sling, sözlük anlamı beze sararak üzerinde taşımak. Anneler lügatına göre bebek taşıyıcı. Yolculuklarımızda olmazsa olmaz oldu hep bugüne dek.
Doğum kursuna giderken eğitmenimiz önerdi kullanmamızı. Hatta birkaç farklı çeşit getirdi sınıfa hem baba hem anne adayları denedik. Ben kumaştan olan ve bebeği yatay taşıyanları beğenmiştim açıkçası. Hem biraz gizli tutuyor bebeği, hem emzirirken kullanabilirim hem de bebek dediğin yatarak uyur diye düşünüyordum o zamanlar. Hatta birçok internet sitesinde farklı modellerini buldum. Tam satın alacaktım ki takip ettiğim bir forumda ‘Sakın bebek doğmadan sling almayın!’ cümlesini okuyana dek. Yazıyı yazan bebeği doğmadan sling satın almış; ama bebek sevmemiş, ne zaman annesi slinge yerleştirse ağlamış. Gidip birkaç tane daha almak zorunda kalmış. Kısacası önerisi, ‘Bebek doğunca beraber gidin sling almaya, bebeği yerleştirip gezinin, severse satın alın’ idi. Ben de beklemeye karar verdim.
Bizim Alaz da hacıyatmaz çıktı. Dik olarak tutunca omzumuzda uyuyor, yatırdığımız an gözlerini açıyordu. Benim yatay bebek taşıyıcı hayalim suya düştü, BabyBjörn aldık. İlk başta çok zor geldi takıp çıkarması. Birkaç gün sonraysa tek başıma tak çıkar yapabiliyordum. Bebek arabasının altında tutuyorduk nereye gitsek. Arabada ağlayan bebeğimiz, onda susuyordu. Hatta ev içinde uyutmak için de kullanıyordum ilk aylarda taşıması kolayken. Bazen vileda yaparken, bazen patates soyarken. İşimi bitirince de sırt üstü uzanıyordum, yüzü koynumda uyuyorduk birlikte gündüzleri. Belki de o yüzden hala yüzükoyun yatar hep. Alaz 10 haftalıkken ilk kez uçakla Türkiye’ye gittik. Uçtu Uçtu Bebek Uçtu yazımın resminde görüldüğü gibi Alaz yolda slingte olduğu sürece uyudu. O gün bugündür de havaalanında beklemelerimizde, uzun uçak yolculuklarında uyumakta zorlandığında, başkalarının arabalarında bebek koltuğu olmadığında, akraba ziyaretlerinde evdeki gürültüden uyuyamayınca, trenle Londra yollarında kısacası her yerde takarım slingi, yerleştiririm Alaz’ı, yürürüm bir aşağı bir yukarı sakin köşelerde bazen ninni söyleyerek. Uykusu olmadığında da yüzü dışarı bakacak şekilde geziniriz birlikte çarşı pazar. Ayakları, kolları kıpır kıpır sanki kendi yürür gibi.
Malesef ki son demlerimize geliyoruz sling kullanımında. Bilinenin aksine bir yaş sınırlaması yok slingte, kilo sınırı var. Alaz normalden az kiloda doğduğundan ve öyle geliştiğinden boyu dizlerime ulaşsa da kilosu sınırı geçmediğinden kullandık BabyBjörn’ümüzü uzun zaman. Hatta hala kullanıyoruz çünkü 11 kiloya dek bebekleri taşıdığı yazıyor kılavuzunda. Sadece anneye biraz bel ve sırt ağrısı yapabilir 10 kilo civarında 🙂 Farklı markaların farklı kilo sınırları olduğunu da duydum yakın çevremden. 14 kiloda 18 aylık bebeğini taşıyor bir arkadaşım Ergo baby kullanarak hala.
Yol kısa da uzun da olsa, özellikle ilk 6 ay her yere taşıyabilirsiniz bebeğinizi size yük olmadan, hatta sesi bile çıkmadan. Hem sizin hem eşinizin kullanabileceği, bebeğinizin de içinde mutlu olacağı bir sling ile dünyanın öbür ucuna bile gidersiniz.
