Ne zaman gittik biliyor musunuz bu şirin, Bodrum’un ikizi adaya taaa 2009 yılında. Alaz ve Beliz henüz aklımızda bile yoklarken…
Aşağıdaki bilgiler de o zamanlardan kalma gezi blogumdan. Bu yaz olur da Bodrum’a giderseniz ve ‘Haydi çocuklar tekneye atlayıp Kos Adası’na gidelim!‘ derseniz kulağınıza küpe olur.
Neler Okuduk?
Milattan önce 11.yüzyıldan itibaren tarih kayıtlarında yer alan bu komşu ada, 1947’de İngiltere tarafından Yunanistan’a gönülsüzce terkedilene dek yaklaşık 400 sene Osmanlı İmparatorluğu topraklarındaymış. O nedenle yaklaşık 2000 kişi, nüfusun %20’si halen Türk kökenli. Beyaz evleriyle ünlü adada bir zamanlar Hipokrat’ın doğduğuna inanılmakta. Bu nedenle Hipokrat Müzesi ve Enstitüsü burada inşa edilmiş.
 |
| Hipokrat Ağacı |
 |
| Tarihi eserler |
Neler Gördük?
Bodrum’dan çıktığımız deniz yolculuğu yaklaşık bir saat içinde bizi sanki tekrar Bodrum’a geri getirdi. Farkı, insanlar konuşunca anladık… Meydandaki eski, bakımlı ve kullanılmayan cami, Hipokrat ağacı, eski bir bina içindeki kapalı çarşı, tarihi kilise, meydanlardaki kafeler, begonya çiçekleriyle beyaz boyalı evler ve barlar, uzun sahiller, yat limanı, hediyelik eşyacılar bize Türkiye sahillerini, en çok da Bodrum’u anımsattı. Sokakların daha temiz ve bakımlı olduğu gözlerimize çarptı elbet. Turistik trenler ile adayı gezmek, bizim gibi günü birlik gidenler, çocuklular ve zamanı dar olanlar için güzel bir seçenek.
 |
| Merhaba Kos! |
Neler Yedik?
Deniz kıyısında bulunan çoğu restorandan Türkçe kelimeler işittik; Türklerin aşçılığı burada meşhurmuş. Damak tadımız oldukça benzer. Mezelerden seçtik ve sıcak yemek olarak da musakka yedik. Bizim yaptığımızdan çok farklı; hamur içinde ve etli olarak pişiyor fırında. Porsiyonlar büyük. Mezeler bizimkilerden pek farklı değil, garson Türk çıkınca bir tabak da karpuz ikram etti yemek sonunda. Fiyatlar ise oldukça uygundu.
Gideceklere Öneriler:
Bodrum’dan ve Kos’tan sabahları günde tek sefer var karşılıklı. Dakik, rahat ve güvenli bir yolculuk. Türk vatandaşı olduğumuzdan pasaport giriş-çıkış epey meşakkatli ve uzun sürdü. Elbette schengen vizesi istiyorlar AB ülkesi oldukları için. Tüm adayı görmek isterseniz günübirlik bir gezi yeterli gelmeyebilir. Yanınıza Euro almayı unuttuysanız limanın bulunduğu meydanda bankamatik var.
 |
| Meydandaki cami |
 |
| Bodrum’a dönerken |
Gezgin Anne Notları:
Türk vatandaşlarına ‘Yunanistan Kapı Vizesi‘ adı altında günlük veya 15 günlük vize uygulaması varmış artık. Midilli, Kos, Sakız, Samos, Rodos ve Meis Adaları için bu uygulamadan faydalanmak mümkün. Yunanistan Adaları’na kapı vizesi almak için gerekli belgeleri ve ayrıntıları bu gezi blogundan okuyabilirsiniz. Benden daha taze bilgiler içeriyor.
İngilizler vızır vızır yanımızdan geçerken biz pasaport kontrol sırasında epey vakit kaybetmiştik. Çocuklar için bu bekleme biraz sıkıcı olabilir. Onları oyalamak için yanınızda atıştırmalık yiyecekler ve ufak bir oyuncak bulunsun.
 |
| Hoşçakal Bodrum ve 6 sene önceki ben! |
Kos bisiklet sürücüleri için de ideal tatil adalarından biri. Fazla eğimi olmayan düz bir ada olduğundan günü birlik bisiklet turları ile adayı dolaşmak mümkün. Yiyecek ve içecek oldukça uygun fiyatlı. Bodrum’dan bile ekonomik! Çocuklar çakıl taşlı plajlara bayılacaktır. Ayrıca büyükler Friend’s Cafe’de kahve içerken, küçükler de üst katındaki Friend’s Junior’da oyun oynayabiliyormuş. Şöyle bir kafa dinleyeyim demek isterseniz 🙂
‘Kos’ta eğer yolunuz Kefalos’a düşerse mutlaka Kombologaki lokantasına uğrayın, yemekleri müthiş.. Özellikle de çikolatalı suflesi bir harika…’ diye bir yorum geldi. Bilginize…
İyi tatiller!
Not: Yazımı beğendiyseniz veya başkalarının işine yarayacağını düşünüyorsanız, lütfen paylaşın… Teşekkürler!
2 Yorum Var
"Gerçekten Budapeşte harika ve sakin bir şehir.Tekrar gitmiş gibi olduk:) Ben gItmeden önce rehber ayarladım. Arkadaşlar süperlerdi. Havalimani transferini ve şehir turu kusursuzdu ve fiyatları uygundu. ( http://www.budapestetur.com ) Vaktinizi iyi kullanmak için kesinlikle aynısını yapın derİm. Şehri hikayeleri ve tarihiyle gezmek çok zevkliydi. Estergona gelmiş gidin derim. Çigan gecesinde yer bulamadık bir dahaki sefere dedik…
Ben bu şirin adaya geçen sene gittim ve çok beğendim. Yurtdışında (Polonya'da) yaşıyorum. Tatil için Kos'a gidince kendimi Türkiye'ye gitmiş gibi hissetmiştim.