Eşimle hep dünyanın çok büyük olduğunu ve bir gittiğimiz yere bir daha gidemeyeceğimizi düşünürdük. Dünya hala büyük; ama bazı yerlere bir kez daha gidilir sanki?
O zamanlar gittiğimiz ve gördüğümüz yerleri ilk ve son kez görüyoruz diye aklımıza iyice yazardık. Yapabileceğimiz herşeyi de yapmaya çalışırdık tabii. Hatta bu aklımızdakiler uçmasın diye 2006’da blog yazmaya başladık. Gittiğimiz şehirde, ülkede bizi en çok etkileyen noktaları yazıyorduk;
Coit Tower/Telegraph Hill, San Fransisko
Hohensalzburg Fortress, Salzburg
Matematik Köprüsü ve The Backs, Cambridge
Bunların daha fazlası artık pek vakit ayıramadığımız diğer blogda.
Bu sebeple konakladığımız yerlere de ‘tek kalmalık’ gözüyle bakmıştık hep. Genelde ekonomik oluyordu yatmaktan yatmaya kullandığımız için.
Gelgelelim son zamanlarda sevdiğimiz öyle çok yer oldu ki, ‘Buraya bir daha gidilir!’ dedik. Özellikle de çocuklardan sonra 🙂 Hani onlar x yaşına gelsin, gene gelelim. Burada çok rahat ettik yine kalalım. Hem de şunları, bunları da çağıralım dediğimiz yerler çoğaldı sanki. Tabii Alaz’ın etkisi var; ‘Anne burası çok güzelmiş gene gidelim mi?’
Siz de bilirsiniz ki çocuklarla tatil yaparken rahat edilen otel bulmak kolay olmuyor. Bu sebeple, blogda, konakladığımız bazı yerleri ‘Unutulmayan Oteller’ başlığı adı altında topluyorum. Hem bize hem size faydalı olacağını düşünüyorum.
Siz de önerdiklerinizi yorum olarak yazarsanız çok sevinirim tabii…